
Eğitim, insanlık tarihi boyunca toplumların en hassas ve önemli bir olgusu haline gelmiştir. Bu eğitim olgusu üzerine tartışmalar ve değişim isteği günümüze kadar gelmiştir. Günümüzdeki eğitim tartışmalarının temelinde ise süregelen eğitim sisteminin şimdinin ve geleceğin bireylerini yetiştirmede yetersiz olacağı fikri yer almaktadır. İçinde bulunduğumuz 21.yy’da eğitim ihtiyacı, hızla değişen dünyada bireyin edinmiş olduğu bilgiyi yine kendince sahip olduğu merak ve araştırma yetenekleri ile birleştirip, evrensel değerlere sahip ama aynı zamanda özgün bir üretime dönüştürme sürecidir.
Bu eğitim ihtiyacı da, tek tip eğitimi, eğitim ortamını ve eğitimin zamanı gibi eğitimin eskimiş duvarlarını yıkmaktadır. Asıl olan bireyin ilgi, yetenek ve zeka potansiyellerine göre farklılaştırılmış ve zenginleştirilmiş bir model sunmaktır.
İşte bu noktada, dünyada çocuk üniversiteleri kendi aralarında farklılık gösterse de birtakım modeller sunmuştur. Ama şunu açıkça belirtmek gerekir ki tek bir model çocuk üniversitesi yoktur. Bu modellerin ana yapısını, çocukları bilimle ve sanatla tanıştırmak, erken yaşlarda üniversite koridorlarında bilginin ve öğrenmenin peşinden koşmalarını sağlamak ve en önemlisi yetenekleri ve merak duyguları doğrultusunda araştıran ve üreten bir dünya vatandaşı olmak oluşturur.
Çocuk üniversiteleri okul eğitimine karşı bir olgu olarak çoğu zaman yanlış algılanmıştır. Diğer bir yanlış algılama da buradaki eğitimin sadece üstün yetenekli/zekalı çocuklara göre olduğudur. Bu iki olguyu açıklamak gerekirse:
İlk olarak, çocuk üniversiteleri uygulamalarını öğrencilerin okuldaki öğrenim zamanlarına göre değil, çoğunlukla hafta sonu dersler, yaz okulları ve kampları şeklinde öğrenim zamanını ayarlamaktadır. Bu zaman içerinde çocuklara laboratuvar ve atölye çalışmaları, bilim şenlikleri ve fuarları, ulusal ve uluslararası yarışmalar, bilim turları gibi birçok merak uyandıran çalışmalar sunulmaktadır.
İkinci yanlış algıda ise birçok ebeveyn çocuk üniversitelerini sadece üstün yetenekli/zekalı çocuklara göre olduğunu düşünmesidir. Tabi ki çocuk üniversiteleri üstün yetenekli/zekalı çocuklara göre programlar içerebilir. Ama burada asıl amaç, çocukların merak ve araştırmaya duydukları isteği üniversiteler aracılığı ve geniş bir katılım ile gidermeye çalışmaktır. Unutulmaması gereken bir nokta ise çocuk üniversiteleri ne çocuğun akademik başarısını arttıran bir merkezdir; ne de çocukların hobilerini destekleyen bir kurstur.
Avrupa Çocuk Üniversiteleri Birliği (EUCU.NET) raporlarına göre şu anda, bu tür faaliyetler dünya çapında 40’tan fazla ülkede 350’den fazla yerde gerçekleştirilmektedir. Her yıl çocuk üniversiteleri ve benzeri programlara tahmini 530.000 çocuk ve 14.000 bilim insanı katılmaktadır. Yine “Avrupa ve Türkiye’de Çocuk Üniversiteleri Raporuna” göre ise ilki 2009 yılında olmak üzere, bugüne kadar 34 çocuk üniversitesi kurulmuştur. Bunların 20’si devlet üniversitelerine, 5’i vakıf üniversitelerine ve 9’u kolej, anaokulu, belediye gibi diğer kurumlara bağlı olarak ve bir kısmı da bağımsız olarak faaliyet yürütmektedir.
Peki, çocuk üniversitelerinde hangi programlar, çalışmalar ve atölyeler uygulanır? Bu da her kurumun eğitim donanımı, zamanı ve uygulama yapacağı çocuk gruplarına göre farklılık göstermektedir. Türkiye’de uygulanmış ve uygulanmakta olan bazı atölyeler şunlardır.
Gökbilim Okulu
Küçük Bahçıvanlar
Bitkilerin Gizemli Dünyası
Minik Dostum Böcekler
Eğlenceli Bilim
Yaşam Bilimleri Okulu
Yaratıcı Fikirler
Yaratıcı Sorun Çözme
Temel Sanat Eğitimi
Akıl ve Zeka Oyunları
Müzik Okur Yazarlığı
Meraklı Minikler için Antropoloji
Arkeoloji Atölyesi
Robotik Kodlama
İleri Seviye Dil Eğitimi
Dijital Matematik
Genetik ve Doğa Bilimleri
Yer Kürenin Gizemi ve Keşfi
Psikolog Olmak istiyorum
Yaratıcı Yazarlık
Çocuk üniversiteleri kısa süreli ve uzun süreli şekilde eğitim programı uygulayabilmektedir. Özellikle Türkiye’de Devlet ve Özel Üniversiteler genelde kısa süreli yaz programları veya tatillerde programlar yürütürken, özellikle Belediyeler aracılığı ile kurulan çocuk üniversiteleri uzun dönemler eğitim uygulamaktadır. Ama unutulmaması gereken bir nokta yine bu belediye aracılığı ile kurulan çocuk üniversitelerine devlet ve özel üniversiteler destek vermektedir. Bu eğitim uygulamaları ücretli veya ücretsiz biçimlerde yapılmaktadır. Belediye aracılığı ile kurulan çocuk üniversitelerinde bir ücret alınmamaktadır. Fakat kontenjanlar sınırlı olup eğitim almak için çocuklar özel bir değerlendirmeden geçebilmektedir.
Sonuç olarak çocuk üniversitelerinde eğitim alan öğrenciler farklılaştırılmış ve zenginleştirilmiş bir eğitim programları ile bilim ve sanatı gündelik yaşamlarının içine alırlar. Bilgiyi geliştirmeyi ve yetenekleri doğrultusunda onu kullanmayı ve zihinlerindeki merak ve yaratıcılığın sınırlarını zorlarlar. Küçük yaşlarda üniversite ortamıyla tanışan çocuklar üniversitelerin temel amaçlarından olan araştırma ve dünyayı okuma pratiğini, profesörler, doçentler ve öğretim elamanları aracılığı ile küçük yaşlarda edinirler.
Kaynak:
Hasantopdemir.com
Avrupa Çocuk Üniversiteleri Birliği (EUCU.NET)
Avrupa ve Türkiye’de Çocuk Üniversiteleri Raporu
birminghammail.co.uk/news/midlands-news/childrens-university-graduation-ceremony-aston-7337962
http://www.kentchildrensuniversity.co.uk/cukent/home/
Bir yanıt bırakın